Akut solunum yolları hastalıkları özellikle 5 yaşından küçük çocuklarda, daha çok kış aylarında görülen yaygın hastalıktır. Hastalığa neden olan “pnömokok” adlı bakteri, damlacık enfeksiyonu şeklinde aksırık ve hapşırıkla hasta insanlardan sağlam kişilere bulaşmakta, solunu yolları vasıtası ile kısa sürede akciğerle re yerleşmekte ve halk arasında zatürre olarak bilinir. Bu hastalık akciğerlerin iltihaplanmasına neden olmaktadır. Zatürre hastalığı yüksek ateş, iştahsızlık, öksürük ve halsizlik ile seyretmekte ve etkin şekilde tedavi edilmezse solunum yetmezliğine neden olmakta ve yaşamsal tehdit oluşturmaktadır.
Çocuklarda Zatürre Belirtileri Nelerdir?
Eğer öksürüklü bir çocuk, normalden çok daha sık ve hızlı nefes alıp veriyorsa (dakikada 50’nin üzerinde ya da siz bir nefes alıp verene kadar çocuğunuz 2 – 3 kez veya daha fazla nefes alıp veriyorsa), çocuk nefes alırken, göğsünün (kaburgalarının) alt kısmı normalde olduğu gibi dışarıya doğru genişleyeceğine, içe doğru çöküyor ise, ememiyor ya da hiçbir şey içemiyorsa, aile vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmayı ihmal etmemelidir. Erken dönemde ve etkin tedavi edilemeyen kişiler bu hastalık nedeniyle yaşamlarını yitirebilmektedirler.
Pnömokok bakterisinin bir başka özelliği ise, çocuklarda sık görülen orta kulak iltihaplarının (otit) yüzde 30 ile 60’ında hastalık etkeni olmasıdır. Öte yandan pnömokok mikrobunun, kan yoluyla yayılması ve beyine ulaşması sonucunda, “menenjit” adı verilen beyin zarı iltihaplanması da oluşabilmektedir.
Yapılan araştırmalar sonucunda, çocukluk dönemi bakteriyel menenjit etkenleri siralamasında, Hemofilus Influenza (HIB)’dan sonra ikinci sırada pnömokok bakterisi yer almaktadır. Yetişkinlerde görülen tüm menenjitlerin nedenleri arasında ise yüzde 60 – 70 oranında pnömokok bakterisi birinci sırada sorumlu tutulmaktadır.
Son zamanlarda oldukça artan ve doktor kontrolü dışındaki antibiyotik kullanımi, özellikle pnömokok bakterisinin ilaçlara karşı direncini artırmış, sonuçta birçok antibiyotik bu mikroba karşı etkisiz kalmıştır. Yine yapılan bir çok araştırmaya göre pnömokok tiplerinin yüzde 50’sinden fazlası en az bir ya da daha fazla antibiyotiğe karşı direnç geliştirmiştir.
Pnömokok bakterisi çocukluk dönemi dışında, özellikle 65 yaşın üzerindeki yaşlılarda yine benzer enfeksiyonların oluşumuna ve ölümlere neden olur. Bağışıklık sisteminde yaşa bağlı olarak meydana gelen olumsuz değişiklikler ve kronik hastalıkların sık olarak görülmesi, ileri yaştaki kişilerde akciğer apsesi, kalp zarı iltihabı, peritonit ve beyin ödemi gibi ciddi komplikasyonların oluşumuna yol açmaktadır. İyi beslenmeme, sigara ve alkol kullanımı tabloyu daha da zorlaştırmaktadır.
Aşı ile zatürreden korunma
Pnömokok enfeksiyonu (zatürre) yaşlılar ve çocuklar haricinde “yüksek risk grubu” diye adlandırılan kronik hastalığı bulunan her yaştaki kişiler için de ölümcül bir tehlike oluşturmaktadır. Kronik bronşit, astım ya da kalp yetmezliği olan hastalar, kronik böbrek ve diabet hastaları, kanser tedavisi gören ve bağışıklık sistemi baskılanmış çocuk ve erişkinler pnömokok enfeksiyonu gelişimi açısından yüksek risk gruplarını oluşturmaktadır.
Özellikle bu riskli gruplardaki hastalarda pnömokokların hassas olduğu antibiyotikler kullanılsa bile, ölüm orani maalesef yüzde 40 – 50 arasında değişmektedir. Dünyada bakterinin ilaçlara karşı her geçen gün arttırdığı direnç nedeniyle pnömokok enfeksiyonlarının hala hastalıklara ve ölüme yol açması, pnömokok aşısı araştırmalarının yoğunlaşmasına yol açmıştır.
Günümüzde, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Fransa, Almanya, İngiltere gibi birçok gelişmiş ülkede önerilen ve uygulanan pnömokok aşısı polivalan “karma” bir aşı olup, pnömokok enfeksiyonlarının yüzde 90’ından sorumlu olan 23 serotipine karşı koruyucu olarak geliştirilmiştir. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı’nın gerekli kontrolleri ve izni ile ithal edilen “Pneumo – 23” adlı bu aşı, 2 yaşından itibaren herkese güvenle uygulanabilmekte ve 0,5 ml’lik tek doz aşı ile aşılananlarda 5 yıllık bir koruma sağlamaktadır.
Pnömokok aşisi, grip aşısı ve tetanoz aşısı ile birlikte aynı anda ve farklı bölgelerden güvenle uygulanabilmektedir. Unutulmamalıdır ki; pnömokok enfeksiyonları artan bir hızla toplum sağlığını tehdit eden, antibiyotiklere hızla direnç gösteren ancak aşı ile önlenebilen bir hastalıktır.
Sağlıcakla Kalın.
Hayal Gücünüzü Besleyin: Benzer Konulardaki Bağlantıları İnceleyin